enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,7784
EURO
36,7823
ALTIN
2.946,32
BIST
10.081,00
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
15°C
İstanbul
15°C
Hafif Yağmurlu
Pazar Yağmurlu
17°C
Pazartesi Yağmurlu
16°C
Salı Yağmurlu
13°C
Çarşamba Hafif Yağmurlu
11°C

Çelik Yapılar Ekonomik Çözüm Sunuyor

Çelik Yapılar Ekonomik Çözüm Sunuyor
REKLAM ALANI
12.11.2024
0
A+
A-

Önyargı Hâlâ Var

Çelik taşıyıcı sistemleri tercih eden ülkelerin sayısı her geçen gün artarken ülkemizde konutların yüzde 1 ile 1,5 kadarı çelik yapılardan oluşuyor. Buna karşın; Amerika ve İngiltere’de yapıların yaklaşık yüzde 50’si, Almanya ve Fransa’da yüzde 30’u, İran’da ise yüzde 50’sinden fazlası çelik taşıyıcı sistemle inşa ediliyor.

Ekonomik ve çevre dostu

Dünyada inşaat sektöründe öne çıkan yöntemlerin başında “off-site construction”, yani ön üretimli inşaat olarak tanımlanabilen çelik binalar geliyor. Endüstriyel bir anlayışla inşa edilen çelik yapılar depreme karşı dayanıklı olmaları, hızlı inşa edilmeleri ve sürdürülebilir olmaları gibi avantajlarının yanında sağladıkları maliyet avantajıyla da dikkat çekiyor.
Çelik binalar, şantiyede değil endüstriyel ortamda üretildiğinden personel giderlerinden tasarruf edilmesini sağlıyor. Ayrıca, fabrikada üretildikleri için inşaat atığı sorunu da yaratmayan çelik binalar, projeye uygun hazırlandıklarından malzeme israfını azaltmalarıyla da çevre dostu bir seçenek sunuyor.

Yüzde 50 daha hızlı üretiliyor

İklim koşullarından bağımsız üretilen bu tipteki yapılar 2-3 kat daha hızlı inşa edilebiliyor, böylece yapının tamamlanma süresi geleneksel yapılara göre en az yüzde 50 daha az zaman alıyor, bu da üretim aşamasında oldukça ciddi bir tasarrufun sağlanmasına neden oluyor. Çelik binalar, kolon ve kiriş çıkıntılarının olmamasından kaynaklı; verimli alan kullanımı ve mimari kalite sağlarken yüzde 5 ile yüzde 10 arasında net alan kazandırıyor.

Minimum enerji ihtiyacı

Çelik, performans kaybı olmadan yüzde 100’e kadar defalarca geri dönüştürülebiliyor. Ön üretimli yapı sistemleriyle inşa edilen çelik yapılar, minimum enerji ihtiyacıyla tamamlanabiliyor. Böylece enerjide dışa bağımlılığı azaltırken, karbon salınımının düşürülmesine de katkıda bulunuyor. Geleneksel yapılara göre daha düşük bakım ve onarım maliyetine sahip olan çelik yapılar, endüstriyel ortamda yüzde 100 denetim ve kaliteli işçilikle üretiliyor. Diğer yandan, bu tipteki yapıların hafif olması altyapı maliyetlerinde tasarrufa gidilmesini de sağlıyor.

“Çelik yapılar pahalıdır algısı yanlış”

Çelik yapıların pahalı, betonarme yapıların ise daha ucuz olduğu görüşünün oldukça hatalı bir yaklaşım olduğunun altını çizen Consera Kurucusu ve Türk Yapısal Çelik Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Melih Şimşek şunları söyledi; “Öncelikle insan hayatının parayla ölçülemeyeceği konusunda herkesin hemfikir olduğundan kuşkumuz yok. Bu noktada yaşam karşısında ‘pahalının’ ne olduğu düşünmek gerekiyor. Hayatın değerini ölçecek bir para birimi bulunmadığından bu konuda yapılacak tartışmaların da oldukça yersiz olduğunu düşünüyoruz. Çelik yapıların ‘pahalı’ olduğu konusu ise kesinlikle doğru değil, 3 kat daha hızlı, daha hafif, daha verimli olan, sadece bir yapının taşıyıcı sistemi payı yüzde 20’nin içinde bulunan bir yapıya pahalı denebilmesi mümkün değil. Gerek eksik bilgi gerek alışkanlık gerekse de geleneksel yapıları inşa etmek için fazla yeterliliğin aranmaması nedeniyle çelik binalar, olması gereken potansiyeli yakalayabilmiş değil. ‘Çelik yapılar pahalıdır’, ‘Çelik yapıları inşa edecek yeterli insan kaynağımız ve tesisimiz yok’ gibi bilim ve gerçeklerden uzak birçok önyargı hâlâ varlığını sürdürüyor. Geleneksel yöntemlere göre inşa edilen yapıların en büyük sorunlarının başında kısa ömürlü olmaları geliyor. Altını çizerek söylemek isterim ki yıkılmayacak binalar yapmak zorundayız. Çelik, bu konuda kendini defalarca kanıtlamış bir malzeme ve nesilden nesle aktarılabilir bir yapıda.”

“Yatırımın geri dönüş süresi kısalıyor”

Çelik yapıların yaygınlaşmasıyla deprem dirençli evlere sahip olurken, işletme maliyetlerinde de en az yüzde 50 avantaj sağlanacağını açıklayan Melih Şimşek şunları da ifade etti; “Bu tipteki yapılar daha hızlı üretildiklerinden yatırım geri dönüş süresi avantajı sağlıyor. Geleneksel yapım yöntemlerine göre daha kolay denetim ve maliyet kontrolüne sahip olan bu yapılar daha uzun kullanım ömrü sunuyor ve geri dönüşümlü oldukları için tekrar tekrar kullanılabiliyor.”

“Dünya liderleri arasına girebilir”

Her fırsatta off-site construction’ın yaygınlaşarak bir endüstriye dönüşmesinin gerekli olduğunun altını çizdiklerini belirten Şimşek sözlerini şöyle tamamladı; “Bunun ilk nedeni, başta ülkemiz vatandaşları olmak üzere herkes için güvenli mekânlar oluşturmak. Türkiye, dünyanın yedinci, Avrupa’nın ise birinci büyük çelik üreticisi olduğu halde çelik binalar henüz istenilen düzeyde yaygınlaşamadı. Oysa hem kaynaklarının genişliği hem de yakın gelecekte dünyanın en büyük barınma ihtiyaçlarının doğacağı coğrafyada konumlanması nedeniyle Türkiye’nin çelik yapı üretiminde dünya liderleri arasına girmesi mümkün, fakat bunun için mevcut algının değişmesi gerekiyor.”

REKLAM ALANI