Bende izân, bende us, arama artık kader
Bir rüzgârın peşine, kapıldım gidiyorum
Fark etmiyor gözümde, ne sevinç ne de keder
Deryadan deryalara, atıldım gidiyorum
Belki garip bir yolcu, belki de şah u gedâ
Ey benim en kıymetlim, seni de ettim fedâ
Dönüp pişman olamam, bu daimi bir vedâ
Ederi hiçten âlâ, satıldım gidiyorum.
An be an damla damla, ruhumu saran gamla
Sabahları doğuran, dönülmez bir akşamla
Acziyetten muzdarip, yine de ihtişamla
Kaderin ırmağına, katıldım gidiyorum.
Tekerrür eder iken, canda türlü hâllerim
Ümit, korku, heyecan, bitmez infiâllerim
Belki de acı sona, sebepken ihmâllerim
Bir gülün perçemine, tutuldum gidiyorum
Ezel-ebed arası, sonsuzda bir noktayım
Ehemmiyetim ne ki, bir varım bir yoktayım
Ne idi benim rengim, ne kara ne aktayım
Söylet “benlik ipinden, kurtuldum” gidiyorum