Genç MİAD Yürütme Kurulu’nun düzenlediği, Karaca’nın CEO’su Fatih Karaca’nın konuşmacı olarak katıldığı “Geleneksel ve Dijital Satışta Marka Olmanın Sırları” konulu toplantı Malatyalı İş Adamları Derneği (MİAD) merkezinde yer alan Prof. Dr. İlhan Erdoğan Konferans Salonu’nda yapıldı. Toplantı MİAD Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Akdaş moderatörlüğünde, MİAD Genel Sekreteri Dr. Hakan Odabaşı sunumu ve Genç MİAD Yürütme Kurulu Başkanı Murat Güler’in açılış konuşmalarıyla başladı. Konuk konuşmacı olarak yer alan Karaca, Karaca Grup markasının hikayesini katılımcılarla paylaşırken, yönetimde ikinci nesil olmaktan, reklam ve analizin şirketler için öneminden, e-ticaretin yükselişinden ve diğer birçok önemli başlıktan detaylı bilgiler paylaştı.
İlkleri gerçekleştirmek yukarı taşır
Karaca CEO’su Fatih Karaca yaptığı konuşmada markanın hikayesine değinerek bilgiler verdi. 1982 doğumlu olduğunu ve Bilkent Üniversitesi’nden mezun olduğunu dile getiren Karaca şunları anlattı: “2006’dan beri aile şirketindeyim. 1973’de kurulan Karaca Grup, 1994’den beri kendi markasıyla hizmet veriyor. 2008’de Emsan’ı, 2014’de de Jumbo’yu satın alarak, Diamond tencereleri piyasaya çıkardık. Diamond, bizim için inovatif bir üründü. Çünkü, tencere için Türkiye’de teflon ve seramik kullanılıyordu. 2006’da da ilk defa İnci Porselen’i çıkardık. 2020’de Weimar’ı satın aldık. 230 yıl önce kurulmuş bir porselen markası olan Weimar, Almanya’nın en büyüklerinden biriydi ve Özellikle Almanya’da, Rusya’da ve Orta Doğu’da çok iyi biliniyordu. Bundan dolayı Almanya pazarına girmek için önemli bir aşamaydı. 2021 yılında Kaşmir Halı’yı satın aldık. Biz biraz da aslında ev ve yaşam dünyasına da girmeye çalışıyoruz. Karaca’nın başarısının sırrı, bilimsel araştırmalardır. Türkiye’nin ilk etnografik araştırmasını biz hayata geçirdik ve değerlerimizi ortaya çıkardık. Karaca ne zaman bir şeyi ilk yapıyorsa o zaman büyümesini biraz daha katlıyor. Sütlü Türk kahvesi makinesini İnci’yi biz yaptık. Televizyonlardaki dizilerde, reklamı da ilk biz verdik. Mesela, ‘Öyle Bir Geçer Zaman Ki’ diye bir dizi vardı. “Daha farklı bir şey yapalım derken dizinin içine dükkân açtık. Çok ses getirdi. İlki gerçekleştirirsen hem daha az maliyetli oluyor hem de akılda kalıyor. Dijital mecralarda çalışmaları sürdürdük. İlkleri gerçekleştirmek sizi hep başka yerlere taşıyor.”
Hedefe basamak basamak ilerliyoruz
Karaca’nın dünyada alanında en büyük 20 firmadan biri olduğunu söyleyen Karaca, “Almanya’da ve İngiltere’de operasyonlarımız var. Bizim amacımız 2030’da en iyisi olmak. Bunun için de 2028’de, 2025’te ne yapmamız gerek? Biz bunları araştırıyor ve ona göre hedefler koyuyoruz. Mesela 2022 planlarını çoktan yaptık. “Almanya’da şu kadar mağazamızda olacak. Toplam ciromuzun şu kadarı e-ticaretten gelecek” dedik. Bunları gerçekleştirmeye çalışıyoruz” dedi.
En büyük bütçe Ar-Ge’ye
Şirket markaları hakkında bilgi veren Karaca şunları vurguladı: “farklı bir segmente hitap eden Jumbo bizim için çok önemli. Tüm markalarımızı fiyat olarak düşünmeyin hepsinin tasarım dili var. Emsan biraz daha Volvo’ya benzer. Sağlam ürünler yapar. Ancak çok renkli ürünler yapmaz. Moment önemli bir markamız. Ama Jumbo bu daha minimalist ürünler yapar. Karaca’nın tasarım dili daha yuvarlak hatlar barındırır. Bana “Karaca’nın başarısının en büyük sebebi ne?” diye soracak olursanız, “Reklamdan daha çok, araştırmalara para harcıyoruz” derim. Çünkü hem markanızın durumunu görüyorsunuz hem de tüketicinin, o ürünü nasıl karşıladığını görüyorsunuz. Kendi kendine çay demleyen ve konuşan bir çay makinesi yaptık. Orada tüketicinin aslında sıkıntıya düştüğü noktayı gördük. Araştırmalar, hem markanızın değerini görme açısından, hem de ürününüzün reaksiyonunu görme açısından çok önemli. Karaca çatal, kaşık, bıçak, tencere, porselende ilk akla gelen markadır. Elektrikli gruptan ev tekstiline süpürgeden halıya kadar yine birçok ürün grubumuz var.”
155 adet mağazaya sahibiz
Reklama değer verdiklerinin altını çizen Karaca şöyle devam etti: “Sektöre 24 yaşında başladım. İyi insanlarla ve iyi bir şirketle çalışmak önemli. Bana göre; şirketten kazandığım parayla, arsa almaktansa, o parayı, Mekkenz’e vermek daha değerli. Türkiye’de ilk kahve makinesini Arçelik çıkardı. Benim daha farklı bir şey yapmam lazımdı. Biz öyle bir makine yaptık ki hem sütlü kahve hem de közde Türk kahvesi yapmaya başladık. Bu anlamda da iyi yerlere yaklaştık. Karaca’nın 155 adet kendi mağazası var. AVM’deki mağazalar genelde Karaca’nın kendi mağazası. Yurt dışında mağazalarımız var. Pandemi döneminde online işimizi büyütecek çalışmalara yöneldik. Dijital mağazalarımızı açtık. E-ticaretin büyümesiyle mağazanın misyonu da önemli. Mağaza açarken “iyi bir tecrübe yaşayabilir miyiz” diyoruz. Güçlü olmaya çalıştığımız yerler Almanya ve İngiltere. Çünkü ciromuzun da çok büyük bir kısmı oradan. Karaca’nın kazandığı ödüller ve sosyal sorumluluk projelerinden de bahsedelim. Karaca, Türkiye’de en fazla tasarım ödülü alan şirketlerden biri. Tasarladığımız fincanların gelirleri de UNICEF’e gidiyor. Karaca’da çalışan ve Karaca’yı bugüne getiren çok değerli insanlar var. Karaca’da profesyonellerin lafı geçer. Lafınızın geçmesi için soyadınızın Karaca olmasının bir önemi yoktur.”
“Bugün yarını planlama günüdür”
Karaca’dan sonra söz alan MİAD Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Akdaş da yaptığı konuşmada şunları ifade etti: “Çok güzel çalışmalar yapıyorsunuz. Fatih Karaca’yı dinlerken şunu gördüm; Yarını iyi planlamış. Biz geleneksel ticaretten geliyoruz. Arif Bey de geleneksel ticaretten geliyor. Bundan dolayı öz güveni yüksek olan Fatih kardeşimizin işin başına gelmesiyle bütün yollar da kendilerine açılmıştır. Bugün gençler için çok önemlidir. Bugün yarını planlama günüdür. Fatih Bey tasarımı anlattı. Bulunduğumuz dönemde tasarımı çok iyi yapmamız lazım. Dünyanın en iyilerini kurmuş. En iyi tasarımcı ve en iyi reklamcı olmuş. Her şeyin farkında olan bir insanın işi de ilerler.”
Toplantı katılımcılardan gelen soruların yanıtlamasıyla devam etti. MİAD Yönetim Kurulu Başkanı Akdaş, Karaca’ya üyelik beratı, Genç MİAD Yürütme Kurulu Başkanı Güler ve Genç MİAD Kadın Kolları Yürütme Kurulu Başkanı Gülten Altan da tabak ve halı hediye etti.