“Gazete, size söylettirmek istediğini söylediğinizi varsayıp yazan bültendir.”
(Ursula K. Le Guin, Mülksüzler)
“Halkı diğerlerine karşı öfkelendirirsek karınlarının açlığını unuturlar.”
Charlie Chaplin
Sevgili dostum,
Bu dijital iletişim araçları seni o kadar iyi tanıyor ki sürekli içinde kalman için seni kolayca manipüle ediyor.
Önceden vakit geçirdiğin şeylerin benzerlerini önererek sürekli vaktini alıyor.
Böylece daha da fazla veri almış oluyor.
Ve seni daha da iyi tanıyor.
Keşke iyi niyetli olup içine çekmese.
Ama ilk önce bunların sahiplerinin sıfır ahlaklı kapitalist devler olduğunu bilmen lazım.
Ve bu sözde iletişim araçları ve onların içindeki çeşitli uygulama, oyun, sosyal medya vb yazılımların hiçbiri bedava ya da hayrına ya da iletişim kolaylaşsın diye yapılmış veya üretiliyor, işletiliyor değil.
Adamlar sıfır üretim sıfır mamul sevkiyatı ile tamamen veri işleyerek 20 senede dünyanın parasını yuttular.
Ve daha da hızlanarak canavarlaşıyorlar.
Bu dijital hayat belki ilk zamanlarda farkında olmadan hepimizin içine daldığı bir süreç.
Takipçi sayılarını sanal/sahte/bot hesaplarla önce onbinlere çıkarılması ardından bu sözde kalabalığı görenlerin de toplaşması ve bir yandan yazılım tarafından ha bire üretilenlerle takipçi sayıları milyonlara ulaşan hesaplar. Fenomenler, influcerlar falan filan.
Sanal ortamın sanal hesapları, sanal aboneler, takipçiler derken milyarlık devasa bir kitle oluşuveriyor.
Realitede karşılıklarının olmadığının farkında olmamak için daha çok daha çok daha çok çekiyorlar
Uyuşturucu gibi.
(Psikiyatri uzmanları artık dijital bağımlılık tedavisi yapıyor, literatürde çoktandır yerini aldı.)
Neredeyse %90’ı manipülasyon.
Hem de resmi haber ajanslarından trollerine kadar.
Yaklaşık yirmi yıldır dünyanın egemen güçleri enternasyonal dijital hükümdarlığı kurdu.
Neden?
“Delikli demir çıktı mertlik bozuldu” demişti ya eskiler yeni dünya düzeninde delikli demirin de pabucunu dama attı bu dijital enformatik uyuşturucular var çünkü.
Bu uyuşturucularla herşey eskisinden daha fazla kontrol altinda.
Toplum mühendisliği ve siyaset mühendisliği için ne lazımsa sosyal medyada, dijital dünyada gerekli vaziyet alınıyor.
O kadar..
Dosdoğru olmak, namuslu, ilkeli, omurgalı ve insan gibi insan, adam gibi adam olmak isteyen bu tuzağa düşmemeli.
Hakikatin peşinden koşan insan gerçek hayatı ıskalarsa varacağı yer bu sanal dijital çöplükte bir bağımlı, bir müptela olarak yok olup gidecektir.
Gerçek bir kişiyle iletişime gecmek bin kişiyle takipleşmekten, yüzlerce beğeni almaktan evladır.
Nerede dürüst, samimi, duyarlı insanlar?
10 sene önceki samimiyetleri nereye gitti?
Peki, ne yapmalı?
1.Kişi interneti kendi tercihleriyle kullanmalı.
2. Sadece ve tamamen güvendiği kaynaklardan, teyit edilmiş bilgileri almalı, onları da kritik bir akılla soru sorarak okumalı.
3. Her kişi, site ve kurumu haber kaynağı gibi görmemeli.
4. Hele hele üzerine vazife olmayan işlerin, uzmanlığını bırak en ufak bir bilgisi olmayan işlerin peşine düşmemeli.
Yoksa manipüle edilip googlelamaya ve oradan da internet cöplüğüne malzeme olmaya..
Bugün dijital ortamların artık bilgi kaynağı değil ortamdaki kişilerin ürün olduğu bir veri fabrikası ve reklam izleme alanı olduğu iyice ortada.
5. Sosyal medya kullanan ne kullandığını ve kendisinin de kullanıldığının bilincinde olmalı, bunu aklından hiç çıkarmadan istediği kadar kullanabilir. Bununla birlikte bağımlısı olduğunu ve her hareketinin manipüle edildiğini de bilmelidir.
Kitap okurken birisi sürekli kafanda dikilip sana bıdı bıdı edip akıl verip yönlendiriyor mu?
Ya da birisi ile oturup sohbet ederken orada olmayan birisi sohbete muhatap olarak dahil olabiliyor mu?
Veya orada olmayan binlerce kişi, veya konuştuğunuz bir mevzuyu dinleyen ama duymasını istemeyeceginiz birisi ne kadar bilgi sahibi olur bu görüşmeden, sohbetten?
Burada, yani gerçek hayatta soruları sen üretip yargı ve hükümleri de kendin ilerletiyorsun.
Demek ki öncelikle sanal alemin çok çok iyi anlaşılması gerekir. Sonra oranın koyduğu genel kurallara göre değil kendi prensip ve programına uygun olarak orada bulunabilirsin. Arkadaş seçimi, yoruma ve paylaşıma açık olma, görünürlük gibi kişisel ayarlar çok titiz belirlenmeli. Hangi ortama, ne maksatla, ne kadar süre için girileceği önceden hesap edilmeli
Kullandığını sandığın mecranın seni kullandığının bilinciyle hareket edebiliyorsan ne ala, ama öyle değil işte, gururunu okşayan bir çark sistemi var, kişinin egosunu kendisine bağlıyor yani kumarhaneye kumar masasını devireyim diye girip de cebindeki üç beş kuruştan da olmak gibi insanlara iyi şeyler söylemek vehmiyle kendindeki iyiyi kaybetmek de mantıklı değil.
Medyanın sosyali de geneli de manipülatif zaten.
Güçlünün haklı olduğu bugünkü dünyada güçlünün elindeki belki de en güçlü silah medyadır.
Diğer güç unsurları medyanın gölgesinde veya izinde gidiyor.
Son olarak herkese tavsiyem; elele tutuşun, sevdiklerinize sarılın, karşılaştığınız insanlara selamı esirgemeyin, yüzünüzden tebessüm eksik olmasın, küçükleri sevin, yetimi, yoksulu sevindirin, elinizde ne varsa az çok demeden ikram edin.
🤗💐❤️
Kalın sağlıcakla,
Peyami Bayram